Adamın biri her gece yatmadan "o şeytanı bi görsem bak neler yapacağım" diye mırıldanıp içinde şeytana olan kinini biriktirirmiş,
Bir gün adamın kapısı çalınmış. Açmış kapıyı. Birde ne görsün yaşlı, patlak gözlü, çirkin mi çirkin ağzı kokan, üstü başı pis bir adam var karşında...
Adam "sen kimsin be yaşlı moruk" der. O da "ben şeytanım, hep beni görmek istiyordun ya..." demesine kalmadan bir tane sağlam tokat yiyiyor şeytan...
Şeytan eli yüzünde, kısık sesle "bak ben sana neler yapacağım" der.
Adam "ne yapacaksın bana?" der. Şeytan "sana bir şey yapamam senin 100 sene ömrün var" der. Adam buna inanır. "Gerçekten benim 100 sene ömrüm mü var?" der. Şeytan "evet" deyince adam çok mutlu olur.
Sonra şeytan kaybolur. Adam kendi kendine der ki "o zaman ben 90 sene gezip, içip, alem yapayım son 10 sene ibadete başlarım. Hatta hoca bile olurum"
Adam bu gazla o bar senin, bu disko benim... iç babam iç... vur patlasın, çal oynasın, davullar çalsın, zurnalar ötsün... Kısacası Allah kitap, herşeyi unutmuş... zevk ü sefaya dalmış. Günaha iyice batmış.
Aradan epey bir zaman geçmiş. Bir gün gene adam barda alem yapıyorken içeri iri yarı, heybetli biri girer ve adama bakar. Adam da ne bakıyorsun bee Azrail misin? canımımı alacaksın?... der.
Gür ve kalın sesli, kararlı bir cevap gelir. EVET...Adam "sen kimsin?" der. O iri yarı kişi "ben Azrail'im" der. Adam "hadi canım sende. Gerçekten canımı mi alacaksın? Hakikaten Azrail misin?" Gür ve kararlı bir ses "evet canını alacağım"
Adam, "ozaman sen erken geldin, yanlış yaptın" der. Benim daha 100 sene ömrüm var. Bu işte bir yanlışlık olmasın" der Azrail'e...
Azrail adama der ki, "kim sana 100 sene ömrünün olduğunu söyledi?" Adam tam şeytan diyecekti ki... birden jeton düştü acıda olsa... Adam "nasılda kandım şeytana" diyerek canını teslim eder...
Allah Şeytan'a kanmaktan, onunla birlikte olmaktan, Şeytan'a inanıp da imansız ölüp gitmekten bizi muhafaza etsin....