Samsunspor'da Reis faciası

Samsunspor evindeki ikinci maçından da mağlubiyetle ayrıldı. Evimizde oynadığımız Beşiktaş maçında sergilenen güzel futbol taraftarın mağlubiyete rağmen gönlünü fethederken, Konya maçında çok etkisiz havanda su dövülen bir futbol izledik. 
Rakip kalede neredeyse hiç ciddi atağımız olmazken Konya, nadir gelişen ataklarında ciddi pozisyonlar elde etti ve bir topları direkten döndü.
Reis’in kazanan kadroyu oyuna sürmemesi taraftarlarca da çok eleştiri aldı. Sakatlığı nedeniyle uzun zamandır kadroda yer almayan Emre’nin ve sürekli saç baş yoldurtan Dimata’nın ilk onbir de Marius’un yerine başlaması, takımın tüm dengesini bozdu. 
Zaten kazanan bir takımın ayarlarıyla oynamak, hem de evimizde oynayacağımız gerçek manada ilk maç için oldukça büyük risk almaktı. Nitekim beklenen oldu. 
Geçen hafta Muja ve Marius’un müthiş ortaklığı hepimizi heyecanlandırmıştı. Ayrıca Holse de Haftanın 11’ine girmişti. 
Bu hafta takımın tamamı çok kötüydü ancak Emre ve Dimata ile oyun planı değişen takıma Holse, Muja ve Ntcham uyum sağlayamadı. Geçtiğimiz haftaların çok iyi bu 3’lüsü maalesef hiç tat vermedi. Reis’in hatası yüzünden Bu 3 oyuncu da ilerleyen dakikalarda oyundan alındı. 
Reis’in yapması gereken Emre’yi 70 - 80. Dakikalarda oyuna almaktı. Dimata’yı ise skor bulduktan takım rahatladıktan sonra oyuna alması daha yerinde olur.
Dimata’ya özellikle parantez açma istiyorum. Futbolu bu kadar laubali ve etik dışı oynayan bir futbolcu daha görmedim. Her pozisyonda kendini yere atan sürekli hakemi aldatmaya yönelik hareketlerde bulunan bu şahıs, takımın maneviyatına da zarar veriyor. Ben Reis’in yerinde olsam bu oyuncuyu takıma hiç almam. 
Bu maç için bir konuya daha temas emek istiyorum. Reis’in Zeki üstünde baskı kurduğunu düşünüyorum. Zeki’den alıştığımız oyun katkısını haftalardır göremiyoruz. Özellikle korner atışlarında oldukça etkili olan Zeki’yi maalesef korner atışlarında yeterince göremedik. Emre Kullandığı iki korner atışını da kale ön direğine kadar dahi düşüremedi. Emre’yi seviyoruz ancak zaman ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. 
Hoca’nın defansta zaaf olmaması için Zeki’yi mümkün olduğunca ileri çıkmaması konusunda uyardığını tahmin ettiğimi, daha önceki haftalarda da yazmıştım. Evet; bu konuda hocanın haklı olduğu noktalar da var ancak Zeki’nin ilerde akılcı ara pasları ve oyun kurması bize daha önce çok fayda sağlamıştı. Zeki’nin geri koşmada zayıf olması nedeniyle Zeki’nin sağ kanatta oynamasını Schindler’in ise Zeki’nin yerinde oynamasını tavsiye etmiştim. Hatta Zeki’nin yerinde Mustafa oynayabilir, Schindler ise yedekte kalabilir. Bu tavsiyemi tekrar hatırlatıyorum.
Bu arada Hoca’nın Laura konusunda ısrarını da bir türlü anlayamıyorum. Laura’yı ısrarla ilk 11 başlatmıyor. Nedenini bilen varsa açıklasa iyi olur. Belli ki takımdan bu konuda bir açıklama gelmeyecek. 
Yazımızı çok daha detaya indirip başınızı ağrıtmayacağım ancak bu haftanın bu kadar kötü geçmesini hakeme vs bağlamanın son derece yersiz olduğunu düşünüyorum. Mağlubiyetin ve kötü futbolun tek sebebi Reis Hocanın yanlış kararları ve oyunu maç boyunca yanlış okumasıdır. Bu maç Reis’in hanesine eksi olarak yazmıştır.
Maçın adamına gelecek olursak; bu hafta genel olarak takımın çok kötü olduğunu belirtmiştik. Bu hafta Okan’ı kötünün iyisi olarak maçın adamı olarak nitelendirebiliriz. 

Selametle